Teknolojinin gelişmesiyle birlikte bir vakitler bilimkurgu ve fantastik sinemalarda gördüğümüz ve “bunu gerçek hayatta yapamazlar” dediğimiz pek çok şey yavaş yavaş gerçek oluyor. Görünmezlik pelerininden tutun da zihin okumaya kadar pek çok şey çağdaş teknoloji sayesinde mümkün oluyor.
Filmlerde ve oyunlarda sıkça gördüğümüz “duvarların arkasını görme” teknolojisi de geçtiğimiz yıllarda gerçek hayatta görebildiğimiz teknolojilerden birisi olmuştu. Bugün ise araştırmacılar bu teknoloji çok daha korkutucu bir boyuta taşıdı.
Birkaç yüz TL’lik kolay bir drone’la herkesi gözetleyebilirsiniz
Duvarların gerisini WiFi ile görme teknolojisiyle ilgili 3 yıl evvel yapılan ilk testlerde bu teknolojinin başarılı olabilmesi için bir wifi alıcısı ve bir de vericisinin farklı bilgisayarla bağlı olması ve bu iki bilgisayardan gelen bilgilerin ayrıntılı tahlil edilmesi gerekiyordu. Lakin Kanada’daki Waterloo Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, internetten aldıkları ucuz bir drone’u kullanarak “taşınabilir gözetleme cihazı” üretmeyi başardı.
Wi-Peep isimli modül sayesinde Drone, yakınındaki WiFi ağlarındaki kullanıcıları tıpkı hackerların kullandığı “Evil Twin” atağındaki üzere ağdan atarak WiFi ağının kopyasını oluşturuyor. Daha sonra düzmece ağa bağlanan kullanıcıların aygıtlarından gelen sinyalleri makine tahsili ile tahlil eden sistem, kullanıcıların meskenin içindeki yaklaşık pozisyonlarını görebiliyor. Bu sinyalleri kaydeden ve birebir vakit drone operatörüne ileten bu küçük modül ise drone’a kolay kolay takılabiliyor ve ilk bakışta belirli bile olmuyor.
Drone, bu hücumun akabinde internete bağlanan akıllı telefondan tutun da televizyona kadar tüm aygıtları görebiliyor ve bu aygıtların çekim güçlerindeki dalgalanmalara ve gönderilen pinglerin müddetlerine nazaran cihazın hareket edip etmediğini anlayabiliyor.
Hem çok yararlı hem de çok tehlikeli olabilir
Wi-Peep’i üreten araştırmacılar Ali Abedi ve Deepak Vasisht, icatlarını sundukları 28. Milletlerarası Taşınabilir Bilgi Süreç ve Ağ Oluşturma Konferansında bu aygıtla ilgili açıklamalarda bulundu. Abedi ve Vasisht, bu teknolojinin hem çok yararlı hem de çok tehlikeli olabileceğinin altını çizerek örneklendirdi. Abedi’nin örnekleri üzerinden gidersek, epey tehlikeli ve silahlı bir saldırganın meskendeki pozisyonu ve konuttaki kişi sayısı tespit edilerek daha inançlı operasyonlar düzenlenebilir. Fakat tıpkı biçimde bu teknoloji kullanan bir saldırgan, meskendeki laptop, televizyon üzere aygıtların yerlerini öğrenebilir, meskendeki eşyaları nokta atışı tespit ederek hırsızlık yapabilir ya da daha berbatı cep telefonlarının pozisyonlarını tespit ederek konuttaki şahıslara saldırabilir.
Bu nedenle bu teknolojinin çok dikkatli geliştirilmesi gerektiğini ve şayet yanlış ellere düşerse bu teknolojin yakın gelecekte çok büyük hatalarda kullanılabileceğini belirten araştırmacılar, teknolojinin güvenliği için gereken tedbirleri aldıklarını belirtti.
